CIPOML: İran’a emperyalist müdahaleciliğe hayır

CIPOML: İran’a emperyalist müdahaleciliğe hayır

Uluslararası Marksist Leninist Parti ve Örgütler Konferansı, İran’a karşı ABD’nin emperyalist müdahale politikalarını kınayan bir açıklama yayımladı.

CIPOML: İran’a emperyalist müdahaleciliğe hayır

Uluslararası Marksist Leninist Parti ve Örgütler Konferansı (CIPOML) Koordinasyon Komitesi, İran’a; ülkenin işçilerine ve halklarına karşı ABD’nin emperyalist müdahale politikalarını kınayan bir açıklama yayımladı.

“Ortadoğu, birçok emperyalist gücün (ABD, Rusya, Çin, Avrupa ülkeleri) ve onların bölgedeki müttefiki olan gerici güçlerin jeopolitik çıkarlarının sergilendiği keskin çelişkilere sahne olan bir bölgedir. Bölgede kontrolü ele geçirmek için rekabet halindeki bu güçler, tıpkı Irak, Libya, Yemen, Afganistan ve Suriye’de olduğu gibi, ekonomik yaptırımlar dayatıyor, savaşları ve askeri işgalleri provoke ediyorlar” denilen açıklamada bugün ise İran’a karşı yeni bir ABD askeri operasyonu tehlikesi söz konusu olduğu belirtildi.

SAVAŞ TEHLİKESİ YARATAN EMPERYALİST REKABETTİR

Bu müdahaleleri haklı göstermek için ABD emperyalistlerin gerici müttefikleriyle birlikte İran’ın nükleer programı hakkında dünya çapında bir yalan ve dezenformasyon kampanyası başlattıkları ve İran’ı bölge ve dünya barışına tehlike olarak damgalamak istedikleri kaydedildi. “Gerçekte ise savaş tehlikesi yaratan şey emperyalistler arası rekabet, Basra Körfezi’ne yerleşen veya yerleşmek isteyen tekellerin açgözlülüğüdür. ABD emperyalizmini karakterize eden şey, onun savaşçı politikasıdır ve halklar bunu iyi biliyor” denildi.

ABD’NİN BASRA’DAKİ PROVOKASYONLARI TERÖR EYLEMİDİR

ABD’nin aylar önce İran ile nükleer anlaşmadan (JCPA) tek taraflı olarak çekildiğinin hatırlatıldığı ve “Anlaşmaya taraf olduğu zaman ise taahhütlerini yerine getirmedi” denilen açıklama şöyle devam etti: “İran’a karşı ekonomik ve ticari yaptırımları sürdürürken aynı zamanda tehditkar saldırısını yoğunlaştırıyor. ABD’nin Basra Körfezi bölgesindeki provokasyonları uluslararası terör eylemleri niteliğindedir. Başta ABD’nin olmak üzere Ortadoğu’daki onlarca askeri üs, tehdit ve provokasyonların kaynağı durumundadır. Bu tür çatışmaların mağduru işçiler ve halktır; tekelci gruplar, emperyalist güçler ve burjuva klikler ise bu çatışmaları kendi güçlerini genişletmek, konsolide etmek ve kârlarını artırmak için fırsat olarak görür.”

“İran’ın geleceğini belirleme hakkı dış güçlere değil sadece İran halkına aittir” vurgusunun yapıldığı açıklamada, “Tüm emperyalist güçler bölgeden çekilmelidir. Halkların barış ve güvenliği buna bağlıdır” denildi. 

Paylaş: