Ortadoğu’da  Kanlı Bir Savaşta Rol Almakta Israr Ediliyor!

Ortadoğu’da Kanlı Bir Savaşta Rol Almakta Israr Ediliyor!

Suriye ve Irak üzerinden bir savaşa girmenin acı sonuçları hakkında öngörüde bulunan ve böyle bir savaşa girmenin risklerine hemen her kesimin dikkat çekmesine rağmen hükümet, “Terörizmle Mücadele” adı altında savaşa girmekte ısrar ediyor. Hükümetin, Ortadoğu ve Musul’a müdahale planlarıyla ilgili olarak, Türkiye ve dünya kamuoyu nezdinde sunduğu gerekçe, IŞİD ve terörizmle mücadele.

ABD, Rusya ve AB başta olmak üzere emperyalist güçlerin, bölgede işbirliği içerisindeki hükümetlerle ve gerici güçlerle kurduğu ittifaklar üzerinden kanlı bir çatışmaya tanık olmaktayız. Bu çatışma emperyalistlerin bölgede egemenliklerini güçlendirme ve bölgeyi yeniden paylaşma savaşıdır. Musul’da IŞİD’e müdahale diye çıkılan yolda, IŞİD dışında yer alan ve selefi olmayan tüm yapılar hükümetin hedefindedir. Bir süredir Haşdi Şâbi milislerinin Şii yanına vurgu yapılarak yürütülen propaganda, Fırat Kalkanı Operasyonu ekseninde PYD güçlerinin mevzilerine açıktan saldırıya dönüşmüş durumda. Mezhepçi, aşiretçi ve ırkçı politikalarla bölgenin yeniden paylaşım kavgasına Türkiye hükümeti de taraf olmaktadır. Ama bu savaş bölge halklarına olduğu gibi Türkiye halklarına yıkım, kayıp ve gözyaşı getirecektir. Cumhurbaşkanı başta olmak üzere hükümetin bu ırkçı ve mezhepçi politikaları ülkeyi iç çatışmaların içerisine sürükleyecektir. Savaşın olası acı sonuçlarını biz halk olarak yaşarken, savaşın nimetlerinden bir avuç yağmacı ve sömürücü kesim yararlanacaktır.

Bunca savaşın ve çatışmanın ortasında gündeme getirilen Başkanlık tartışmaları boşuna değildir. Cumhurbaşkanının, Başkanlık rejiminin üzerine koyacağı bir zafere ihtiyacı vardır ve bu zaferi ırkçı, mezhepçi ve savaşçı politikalarla, bölgede doğrudan savaşa girerek, halkların kanı üzerinden, içeride iç çatışmaları körükleyerek, karmaşa ve kaostan sağlamaya çalışmaktadır. Halkların kanı, canı üzerinden, düşmanlaştırma üzerinden, ırkçılık ve mezhepçilik üzerinden elde edilecek bir zafer olsa olsa bedelini halkların ödediği bir “Pirus Zaferi” olacaktır.

Savaşa, mezhepçiliğe, çatışmalara karşı; barışta, halkların kardeşliğinde, demokraside ve özgürlüklerde ısrar edeceğiz ve tüm emek, demokrasi ve barış güçleriyle, ortak mücadeleyle geleceğimizi kazanacağız.

EMPERYALİST GÜÇLER VE TÜRKİYE HÜKÜMETİ BÖLGEDEKİ ASKERİ VARLIĞINI ÇEKMELİDİR!

BÖLGE HALKLARI NASIL YAŞAYACAKLARINI VE YÖNETİMLERİNİ KENDİLERİ BELİRLEMELİDİR!

 

Öznur Oğuz

Genel Başkan Yardımcısı

Paylaş: