İŞÇİLERİN YAKILARAK CAN VERMEMESİ İÇİN BİRLEŞELİM!

İŞÇİLERİN YAKILARAK CAN VERMEMESİ İÇİN BİRLEŞELİM!

İŞÇİLERİN YAKILARAK CAN VERMEMESİ İÇİN BİRLEŞELİM!

Türkiye’de iş cinayetleri; cinayet tanımının sınırlarını aşarak vahşet boyutlarına ulaşıyor. Zonguldak’ta, MHP Gelik Belde Başkanlığı yapan Hakan Körnüş’e ait kaçak maden ocağında çalışan Afganistanlı mülteci işçi Vezir Mohammed Nourtani’nin bedeninin ateşe verilmesi bunun son örneği oldu. Tosyalı Demir Çelik’in İskenderun fabrikasında meydana gelen yangında 1 işçi iş cinayetinde yaşamını yitirirken işçilere damacana su ile müdahale edilmeye çalışılması da gelinen noktanın vahametini ortaya koydu. Ayda en az 150 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirirken bunların en az 10’u mülteci işçiler oluyor. Mülteci işçiler diğer yandan nefret cinayetlerinin de kurbanı oluyor. Yerli mülteci ayrımı olmaksızın işçilerin katledildiği bu düzeni de tabloyu da değiştirecek olan; yerli mülteci ayrımı olmaksızın işçilerin birlik ve mücadelesi olacaktır!

İLK DEĞİL, MÜNFERİT DEĞİL!

Mart 2018’de İstanbul Çağlayan’da tekstil atölyelerinin olduğu 8 katlı iş hanında yangın çıktı. Aralarında sigortasız çalışan mülteci işçilerin de olduğu çok sayıda işçi yangından etkilendi. Yaklaşık 500 işçinin mahsur kaldığı yangından 5 işçi ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı.

Kasım 2021’de İzmir’in Güzelbahçe ilçesinde 3 Suriyeli genç işçi Mamoun al-Nabhan, Ahmed Al-Ali, Muhammed el-Bish ırkçı saldırıda Kemal Korukmaz tarafından yakılarak katledildi. Partimiz ve demokratik kurumların takipçisi olduğu dava sürüyor.

Şubat 2022’de İstanbul Güngören’de tekstil malzemeleri üretilen 4 katlı iş yerinde yangın çıktı. Patlamaların da olduğu yangında tuvalette kilitli olan 4 mülteci işçi zehirlenerek hayatını kaybetti. 1 işçinin daha cansız bedenine ulaşılmasıyla can kaybı 5 olarak kayda geçti.

Ağustos 2023’te İzmir’de Suriyeli mülteciler Yasir Muhammed Elati ile Hussin Dhimesh işyerinde Mehmet Çelik tarafından bıçaklandı. Elati bir nefret cinayetinde vefat etti. Çelik’in saldırıdan sonra görüntüleri sildiği ortaya çıktı.

BU DAVALAR SINIF MÜCADELESİNİN BİR PARÇASI

‘Onlar yabancı, sahip çıkan olmaz’ düşüncesi patronlara ve nefret cinayetleri sanıklarına cesaret veriyor. Bu cesareti de denetimsizliği ve cezasızlığı ilke edinen siyasal iktidardan alıyorlar. Adaletin mülteci işçiler için de sağlanması için takipçisi olmaya ve sorumlulardan hesap sormaya devam edeceğiz.

İzmir Güzelbahçe’de yakılarak katledilen 3 Suriyeli işçinin davasının da Zonguldak’taki kaçak maden ocağında çalışan işçi Vezir Mohammed Nourtani’nin davasının da elbette takipçisi olacağız. Bunlar tekil davalar değildir. Bu örnekleri tekil, bireysel, münferit olaylar olarak görmüyoruz. Bu davaları sınıf mücadelesinin, işçi sınıfının birlik ve mücadelesinin bir parçası olarak ele alıyoruz. Yerli mülteci işçi ayrımı yapmaksızın işçi sınıfımıza da yaşam hakkına sahip çıkması için birlikte mücadele çağrısında bulunuyoruz. Yaşam hakkımız için örgütlenelim, birleşelim, birlikte mücadele edelim!

Emek Partisi

Paylaş: