İskender Bayhan: Öğrenciler yurt bulamıyor, yemek ücretleri cep yakıyor
İstanbul’da öğrencilerin yalnızca yüzde 7’si devlet yurtlarında barınabiliyor. Bayhan: “Gençler ucuz emek deposuna dönüştürüldü, üniversiteler kayyum zihniyetiyle yönetiliyor.”
Üniversiteler kapılarını açarken Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, öğrencilerin karşı karşıya kaldığı barınma, yemek ve ekonomik sorunlara dikkat çekti.
Bayhan, “Bu yıl üniversiteler çok daha ağırlaşmış ve birikmiş sorunlarla açıldı” dedi.
Yeni eğitim-öğretim yılı başlarken üniversitelerde öğrencilerin sorunları gündemdeki yerini koruyor. Emek Partisi (EMEP) İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, yaptığı açıklamada bu yıl öğrencilerin çok daha ağır ve birikmiş sorunlarla eğitim hayatına başladığını söyledi.
Barınma ve yemekhane zamları
Bayhan, üniversiteler açılmadan önce yapılan yemekhane zamları ve yurtların kapasite yetersizliğinin öğrencilerin en temel sorunları olduğunu belirtti. Kamu yurtlarına yapılan yüksek zamların yanı sıra özel yurt ve kiraların ulaştığı seviyelerin öğrencileri çıkmaza sürüklediğini ifade etti:
“İşçilerin, emekçilerin ücretlerine gelince ‘enflasyon artar’ diyerek yüzde 15–20 ile sınırlı zam yapan iktidar, yemekhane ve yurt ücretlerinde yüzde 30–100 arasında zam yaptı. İstanbul Üniversitesi, Yıldız Teknik, Bilkent ve Boğaziçi dahil birçok üniversitede yapılan bu zamlar öğrencilerin bütçesini kat kat aştı.”
“Yurt kapasitesi yetersiz”
Bayhan, KYK yurtlarının Türkiye genelinde yalnızca yüzde 28’lik bir kesimin barınma ihtiyacını karşıladığını, İstanbul’da ise bu oranın yüzde 7’de kaldığını söyledi.
“İstanbul’da yaklaşık 900 bin öğrencinin yalnızca yüzde 7’si devlet yurtlarında kalabiliyor. Buna rağmen iktidar ‘mesafe kat ettik’ diyerek övünüyor. Oysa tablo ortada.”
Öğrenciler ucuz işgücüne mahkûm
Bayhan, yüz binlerce öğrencinin eğitimini sürdürebilmek için çalışmak zorunda kaldığını vurguladı.
“Çağrı merkezlerinden kafelere, kurye işlerinden günübirlik işlere kadar birçok alanda üniversiteliler ucuz emek deposu haline getirildi. Gençler iş cinayetlerini göze alarak ağır koşullarda çalışıyor.”
Demokratik haklara soruşturma
Bayhan, öğrencilerin yalnızca ekonomik değil demokratik haklar açısından da baskı altında olduğunu söyledi. 19 Mart eylemlerinden sonra çok sayıda öğrenciye disiplin cezaları verildiğini, bunun da yurt haklarından topluluklarda yöneticiliğe kadar birçok hakkı engellediğini aktardı.
“Kayyum zihniyeti üniversitelerde de hâkim”
Bayhan, üniversitelerdeki sorunların ülke genelindeki siyasal tabloyla doğrudan bağlantılı olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
“Kayyum zihniyetine karşı çıkmak, üniversitelerde kayyum rektörlüğe karşı çıkmakla birleşmiştir. Üniversiteli gençlerin ucuz emek sömürüsüne karşı mücadelesi işçilerin ve emekçilerin mücadelesiyle iç içe geçmiştir.”
Çağrı: Parasız ve demokratik eğitim
Bayhan, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Her şeye rağmen parasız, bilimsel, demokratik ve laik bir eğitim için mücadele etmeli, birleşmeli, üniversiteleri bu zihniyetin elinden kurtarmalıyız.”
