Emek Partisi (EMEP) Ankara’daki Genel Merkez binasına şüpheli bir şahsın gelmesine ve parti bürosuna yönelik tacizlere tepki gösterdi, “Olası hiçbir tertip bizi mücadeleden geri döndüremez” dedi.
Emek Partisi’nin Ankara’daki Genel Merkez binasına yönelik tacizlere ilişkin gerçekleştirilen basın açıklamasında emek ve demokrasi güçlerine yönelik saldırılarda hükümetin sorumluluğu hatırlatıldı, emek ve demokrasi güçlerinin dayanışma ve ortak mücadele içinde olmasının önemine dikkat çekildi.
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan, olası hiçbir tertibin kendilerini eşitlik, özgürlük, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinden geri döndüremeyeceğini vurgulayarak “Emek Partisi işçi ve emekçilerin partisidir. Ona yönelen her saldırı girişimi işçi sınıfı ve halkın taleplerinedir” diye konuştu.
Emek Partisi, Ankara’da Genel Merkez binasına yönelik tacizlere ilişkin basın açıklaması düzenledi. Genel Merkez binasında yapılan açıklamaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Halkevleri, Sol Parti, Türkiye Komünist Partisi (TKP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Devrimci Anarşist Federasyon (DAF), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ankara Bölge ve İnsan Hakları Derneği (İHD) temsilcileri katıldı. Açıklamayı, Genel Merkez adına Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan gerçekleştirdi.
Gürkan’ın aktarımına göre, 2 Temmuz 2021 günü sabah saat 10:00 sularında Ankara’daki parti binasına 30-35 yaşlarında şüpheli bir şahıs geldi. Koridorda biriyle bakışır gibi davranmasından anlaşıldığı kadarıyla yalnız olmayan şahıs, parti görevlisine içeride birilerinin olup olmadığını sordu. Şahıs, “hayır” cevabını almasının ardından herhangi bir şey söylemeden binadan ayrıldı. Aynı kişi, akşam saat 18.00 sularında parti görevlisi tarafından parti binası yakınındaki İZZ Otel önünde elinde beyaz bir sırt çantasıyla görüldü. Söz konusu şahsın parti binasına gelişinin yanı sıra parti telefonları bilinmeyen kişiler tarafından sıklıkla aranmaya ve partide birilerinin olup olmadığı sorulmaya başlandı.
“SALDIRI İDDİALARI YABANA ATILMAYACAK İHTİMALLER”
Yaşananların kendilerine HDP İzmir İl Binasına yönelik saldırıyı hatırlattığını ifade eden Gürkan, “Son günlerde, Sedat Peker’ in açıklamalarında faşist kliklerin bir iç çatışma çıkarıp katliama girişeceklerine dair iddiaları, benzer kaygı ve açıklamaların çeşitli muhalif siyasi çevrelerden gelmesi ve iktidar bloku sözcülerinden iç çatışmaya teşvik eden, kışkırtan açıklamalar yapılması dikkate alındığında; HDP’ ye yapılan saldırılara benzer saldırıların emekten ve demokrasiden yana parti ve örgütlere, gazetecilere, Alevi kurumlarına yapılma ihtimalinin yabana atılmayacak ihtimal olduğu görülmektedir. Nitekim son olarak gazeteci Erk Acerer evinde saldırıya uğramıştır.” dedi.
“KARANLIKTA BIRAKILAN HER TERTİP SALDIRILARA CESARET VERİYOR”
CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu’na Çubuk’ta düzenlenen saldırı girişiminden İzmir’de HDP’li Deniz Poyraz’ın katledilmesine kadar uzanan ve son dönemde bir silsile halinde cereyan eden bütün karanlık organizasyonların açığa çıkarılması gerektiğini ifade eden Gürkan, “Nitekim karanlıkta bırakılan her tertip, çekilip atılmayan her tuğla yeni saldırılara cesaret vermektedir. Bu sürecin siyasal bir sorumluluğu da vardır ve bu sorumluluk AKP hükümetine aittir.” diye konuştu.
Gürkan, olası hiçbir tertibin kendilerini eşitlik, özgürlük, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinden geri döndüremeyeceğini vurgulayarak “Emek Partisi işçi ve emekçilerin partisidir. Ona yönelen her saldırı girişimi işçi sınıfı ve halkın taleplerinedir” diye konuştu.
SAVCILIĞA VE EMNİYETE BAŞVURULDU
Emek Partisi olarak, 2 Temmuz günü yaşanan şüpheli olayda yer alan kişilerin saptanması ve gerçeklerin aydınlanması için savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını söyleyen Gürkan, Genel Merkez binasının korunması için de Valilik ve İçişleri Bakanlığına başvuru yaptıklarını açıkladı. 3 Temmuz günü savcılığa, 5 Temmuz günü ise Emniyete başvuru yapmalarına karşın henüz bir dönüş alamadıklarını ifade eden Gürkan, şüphelilerin yakalanması ve sorgulanması için olayın peşini bırakmayacaklarını dile getirdi.
“İKTİDAR SIKIŞTIKÇA SALDIRIYOR”
Selma Gürkan’ın ardından, toplantıya katılan emek ve demokrasi güçleri söz aldı. HDP Ankara İl Eş Başkanı Pakize Sinemillioğlu, AKP-MHP iktidarının sıkıştıkça devrimci-demokrat kesimlere ve halklara saldırdığını ifade etti. Bu süreçte emek ve demokrasi güçleri olarak yan yana olmanın önemine dikkat çeken Sinemilllioğlu, “Bu saldırıları ancak bu şekilde püskürtebiliriz” dedi.
SYKP Ankara İl Eş Başkanı Ahmet Eniş, AKP’nin artık ülkeyi siyaseten yönetemediğini ve bu nedenle baskı politikalarını yoğunlaştırdığını ifade etti. HDP İzmir İl Örgütü’ne yönelik saldırının da bunun bir sonucu olduğuna dikkat çeken Eniş, “SYKP olarak emek ve demokrasi güçlerine yönelik tüm bu saldırıları kınıyor, dayanışma içinde olduğumuzu belirtiyoruz” dedi.
“EMEKÇİLER OLARAK BİRBİRİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ”
DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün ise Türkiye’nin uzun yıllardır faili meçhuller ve karanlık tertipler ülkesi haline getirilmek istendiğini söyledi. Türkiye’de ne zaman halkın rahatsızlığı ve hoşnutsuzluğu yükselse bu tertiplerin arttığına dikkat çeken Görgün, “Bu insanlık ve demokrasi karşıtı yaklaşımları kınıyoruz. Herhangi bir toplumsal muhalefet gücüne karşı gerçekleşecek bir saldırıda sorumluluğun kimde olduğunu biliyoruz, yakalarındayız. Türkiye’nin emekçileri olarak birbirimize sahip çıkacağız” diye konuştu.
“ORTAK BİR MÜCADELEYLE PÜSKÜRTÜLECEK”
Sol Parti MYK Üyesi Mehmet Soğancı ise Emek Partisi’ne yapılan bu hareketi kendilerine yapılmış saydıklarını ifade ederek “Omuzlarımızı birbirimize yaslama zamanı. Bu saldırıları ancak ortak bir mücadelenin örgütlenmesiyle gerçekleşecek” dedi.
Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk de iktidarın kendi içindeki çatışmalardan toplumsal muhalefete saldırarak kurtulmaya çalıştığının altını çizerek çok yakın zamanda MHP’nin muhalefet güçlerini hedef göstermesini hatırlattı. Bu tehditleri ciddiye alıp bunlarla mücadele ederek var olan durumdan çıkılabileceğini dile getiren Merttürk, “Emek Partisi’nin yanındayız, hep beraber mücadele ederek bu kötülüklerin üstesinden geleceğiz” dedi.
Basına ve kamuoyuna,
2 Temmuz 2021 günü sabah saat 10:00 sularında Ankara’daki parti binamıza gelen ve koridorda biriyle bakışmasından da anlaşıldığı kadarıyla yalnız olmadığını düşündüren 30-35 yaşlarındaki şüpheli kişi, partide başka birilerinin olup olmadığını sormuş ve “hayır” cevabı alınca başka bir şey söylemeden gitmiştir.
Aynı kişi, sabah muhatap olduğu parti görevlimiz tarafından, yanında başka bir kişiyle birlikte akşam saat 18:00 sularında parti binamıza yakın bir yerde İZZ Otel yanında görmüştür. Parti binamıza gelen ve akşamüzeri parti binamıza yakın yerden partimizi gözetleyen kişinin elinde beyaz bir spor çanta bulunduğu arkadaşımız tarafından görülmüştür.
Daha önce de, suç duyurusunda beyan ettiğimiz telefon numaralarından “ben seni sonra arayacağım” mihvalinde konuşmalar veya anlaşılmaz konuşmalar yapan aramalar yapılmıştır.
Olaylar bize HDP İzmir İl Binasına yapılan saldırıyı hatırlatmaktadır.
Son günlerde, Sedat Peker’ in açıklamalarında faşist kliklerin bir iç çatışma çıkarıp katliama girişeceklerine dair iddaları, benzer kaygı ve açıklamaların çeşitli muhalif siyasi çevrelerden gelmesi ve iktidar bloku sözcülerinden iç çatışmaya teşvik eden, kışkırtan açıklamalar yapılması dikkate alındığında; HDP’ ye yapılan saldırılara benzer saldırıların emekten ve demokrasiden yana parti ve örgütlere, gazetecilere, Alevi kurumlarına yapılmasının yabana atılmayacak ihtimal olduğu görülmektedir. Nitekim son olarak gazeteci Erk Acerer Almanya’da evinde saldırıya uğramıştır.
Partimiz,2 Temmuz günkü şüpheli olayda yer alan kişilerin saptanması ve gerçeklerin aydınlanması için suç duyurusunda bulunmuştur. Genel Merkez binamızın korunması için Valilik ve İçişleri Bakanlığına başvuru yapılmıştır. Ayrıca Savcılığa da suç duyurusunda bulunulmuş ve çevredeki kamera kayıtlarının incelenerek şüpheli şahısların yakalanması ve sorgulanması talep edilmiştir.
Değerli arkadaşlar,
Bu basın toplantımızın amacı hem partimize yönelik şüpheli hareketler konusunda basını ve halkımızı bilgilendirmek, hem de benzer durumlarla karşılaşma ihtimali olan demokratik kurumları uyarmaktır.
CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu’na Çubuk’ta düzenlenen saldırı girişiminden Rize’de Meral Akşener’e yönelik provokasyon girişimi ve sonrasında Erdoğan’ın tehditvari açıklamalarına ve İzmir’de HDP’li Deniz Poyraz’ın katledilmesine kadar uzanan ve son dönemde bir silsile halinde cereyan eden bütün karanlık organizasyonlar bir tehlikeyi işaret etmektedir ve açığa çıkarılmak zorundadır. Nitekim karanlıkta bırakılan her tertip, çekilip atılmayan her tuğla yeni saldırılara cesaret vermektedir. Bu sürecin siyasal bir sorumluluğu da vardır ve bu sorumluluk AKP Hükümetine aittir.
Daha önce 1 Mayıs 77, Maraş, Çorum, Sivas, Gazi Mahallesi vd. yerlerde yaptıkları gibi provokasyon tertipleyip halk kitlelerine karşı katliam yapma hesaplarını boşa çıkarmanın yolu emek ve demokrasi güçlerinin birliğinden geçmektedir. Olası hiçbir tertip bizleri eşitlik, özgürlük, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinden geri döndüremez, döndürmeyecektir.
Emek Partisi işçi ve emekçilerin partisidir. Ona yönelen her saldırı girişimi işçi sınıfı ve halkın taleplerinedir.
İçişleri Bakanlığı, Ankara Valiliği ve Emniyet yetkililerini bir kez daha göreve çağırıyoruz. 2 Temmuz 2021 parti binamıza gelen şüpheli kişiler kimlerdir, amaçları nedir? Kamuoyu bu sorulara süratle yanıt beklemektedir.
EMEK PARTİSİ
