Sevda Karaca: Erdoğan, ülkenin geleceğini Trump’ın masasına koyuyor

Sevda Karaca: Erdoğan, ülkenin geleceğini Trump’ın masasına koyuyor

Sevda Karaca: Erdoğan, ülkenin geleceğini Trump’ın masasına koyuyor

EMEP Milletvekili Karaca, Erdoğan’ın Trump ile görüşmesini eleştirerek, ziyaretin halkın refahını değil, iktidarın ömrünü ve Amerikan sermayesinin çıkarlarını korumayı hedeflediğini söyledi.

Video link: https://video.twimg.com/amplify_video/1970563270068109312/vid/avc1/1920×1080/NLkDIE56q9eehRzU.mp4

Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyaretine ve Trump ile yapacağı görüşmeye dair değerlendirmelerde bulundu.

Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Karaca, yapılacak görüşmede halkın çıkarlarının değil, iktidarın ömrü ve Amerikan sermayesinin çıkarlarının konuşulacağını vurguladı.

“Onların savunması bize savaş ve yoksulluk”

Erdoğan’ın “en büyük antiemperyalist” gibi davranıp ülkeyi ABD emperyalizminin kucağına bizzat attığını söyleyen Karaca, “Erdoğan, Beyaz Saray’a gidip bir kare fotoğraf alabilmek için bu ülkenin geleceğini pazarlık masasına koyuyor. Trump’ın hesabı ortada: Boeing siparişleri, F-16 ve F-35 pazarlıkları, Türkiye’nin NATO’daki rolü, Ortadoğu’da üstleneceği görev ve en önemlisi stratejik madenler. Beylikova’daki nadir toprak elementleri bugün Washington masasında. F-35 meselesi de bunun parçası. Türkiye bu programa milyarlarca dolar ödedi ama uçağı göremedi. Şimdi Erdoğan masaya oturacak, ‘F-35 alalım’ diyecek. Her bir F-35 savaş uçağı için ödenen para, on binlerce işçinin bir yıllık maaşına eşdeğer. Her bir F-35’in yıllık bakım masrafı, binin üzerinde ailenin bir yıllık geçimine denk. Yani onların ‘savunma’ dediği şey, bizim soframızdan eksilen ekmek, çocuğumuzdan çalınan eğitim, hastanede kesilen ilaçtır. F-35 demek savaş, yoksulluk, vergi demektir” dedi.

“İktidar sıkıştıkça ABD’nin dizinin dibine koşuyor”

Erdoğan’ın Suriye’den pay kapmak için Trump’tan icazet isteyeceğini belirten Karaca, “Cihadist Colani’yi güçlendirip Kürt, Arap, Türkmen Dürzi, Alevi, Sünni Suriye halkının çıkarlarını yok sayma siyasetine destek arayacak. Karşılığı daha çok borçlanma, ABD emperyalizmine daha göbekten bağlanma, daha çok askeri üs, ülkenin madenleri olacak. Ne olursa olsun bedeli halka çıkacak” şeklinde kaydetti.

Bu ziyaretin bütün Ortadoğu halkları için yeni yıkımların kapısı olduğunu belirten Karaca “Çünkü ABD’nin istediği sadece uçak satmak değil; bölge halklarını savaş ve yoksullukla hizaya sokmaktır. Erdoğan da buna hazır olduğunu göstermek için gidiyor. Unutmayın: Ne zaman bu ülkede iktidarlar sıkışsa, kendilerini Amerika’nın dizinin dibinde bulurlar. Bugün yaşanan da budur” dedi.

“Filistin milli meselemizdir” Erdoğan’ın Filistin siyasetine dair de değerlendirmelerde bulunan Karaca, “15 üyeli Güvenlik Konseyi’nin değişmez ve veto hakkına sahip beş üyesinden sadece biri Filistin’i tanımıyor olacak: ABD. Erdoğan, Filistin’deki soykırımın baş mimarı ABD’ye ‘dostum Trump’ diye koşa koşa gidiyor. Bu ikiyüzlülük bizi şaşırtmıyor. Ama hamasi sözlerle duygularına seslenilen emekçi halkların uyanık olması gerekiyor. Şimdi açıkça soralım: Bir ülkenin geleceği, stratejik madenleri, milyarlarca dolar ödenmiş savaş uçağı projeleri, Ortadoğu’daki pozisyonu; Ortadoğu halklarının geleceği, bir tek adam iktidarının ömrünü uzatmak için pazarlık konusu olabilir mi?​” diye sordu.

Erdoğan görüşmeye vergi muafiyeti hediyesiyle gitti

Resmi Gazete’de yayınlanan ABD’ye dönük vergi muafiyeti kararlarına da değinen Karaca, “Daha masaya oturmadan Trump’a hoşuna gidecek kararları Resmî Gazete’den yayımlayan bir iktidardan söz ediyoruz. ABD mallarına vergiyi sıfırlıyor, stratejik madenleri tartışmaya açıyor, uçak siparişlerini hazırlıyor. Yani görüşmeye eli boş gitmiyor; hediye paketini önceden hazırlıyor. Peki şimdi Erdoğan, Trump’la hangi konuları konuştuğunu, hangi tavizleri verdiğini, hangi yıkım kararlarına imza attığını halka açıklayacak mı? Hayır! O masada konuşulanlar kapalı kapılar ardında kalacak. Çünkü bilir ki bu ülkenin yoksullarının karşısına geçip, ‘Ben sizin geleceğinizi Beyaz Saray’da sattım’ diyemez! İşte bu yüzden söylüyoruz: O masadan çıkacak her fotoğraf, halkın sırtına yeni bir yük, ülkenin geleceğine vurulmuş yeni bir kelepçedir” dedi.

“Bu halk kendi geleceğini kendi mücadelesiyle kuracak”

Bu ziyaretten halka refah değil, savaş geleceğini belirten Karaca, “Bu pazarlıktan halka özgürlük değil, bağımlılık çıkar. Erdoğan Trump’ın karşısında koltuğunu kurtarmak için ne imza atarsa atsın ne söz verirse versin bu halk o masada yoktur, olmayacaktır! Bu halk kendi geleceğini o karanlık pazarlıklarla değil, kendi mücadelesiyle kuracaktır. Erdoğan’ın ömrü, Amerika’nın kefaletine bağlı olabilir. Ama bizim geleceğimiz, halkın örgütlü gücündedir!” dedi.

Paylaş: